hayattan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
hayattan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Kasım 2022 Çarşamba

İlkokul Kelimesi Nasıl Hecelenir !

Birleşik Kelimeler Nasıl Hecelenir

Kelimeleri hecelere ayırmak çoğu zaman hepimiz için çok basit bir olgudur. Ta ki bunu çocuklarımıza anlatmaya kalkana kadar.

Bazen cümle sonuna geldiğinde bazende bileşik kelimeleri hecelerine ayırmak istediğimizde bir tereddüt yaşarız. Birleşik kelime;

Tek kelime ile karşılanamayan bir kavramın iki veya daha fazla kelimenin birleşmesi (kaynaşması) yoluyla bazen bitişik bazen ayrı yazılması durumu ile oluşan kelime gruplarına denilir.

    Bitişik yazılan kelimelerin nasıl ayrılacağını TDK şu şekilde açıklar;

   İlk heceden sonraki heceler ünsüzle başlar. Bitişik yazılan kelimelerde de bu kurala uyulur.

   

 İl-ko-kul

 as-la-nağ-zı

 in-sa-noğ-lu

 kah-ve-ren-gi

 ba-şöğ-ret-men

 ka-ra-os-ma-noğ-lu  bunlara bir kaç örnektir.

1 Ekim 2021 Cuma

GÜNEŞ SİSTEMİ YAPTIK!

 Oğlumla geçen sene yapmış olduğumuz güneş sistemi. Boyama kısmının büyük bir bölümünü abla kardeş beraber yaptılar.  Guaj boyalar ile boyayıp kurumasını bekledikten sonra ahşap parçalarına takıp güneş sistemimizi hazırladık.








Biz öğrenirken hep 9 gezegen diye öğrenmiştik. Sekize alışmak bana çok zor geldi... :-) 



Çok uzun bir süre oynadı oğlum bu yaptığımız oyuncak ile.Bununla beraber gezegenler şarkısı youtube dan bize eşlik etti.  Dinlemeyenler için

buradan ulaşabilirsiniz. 

14 Haziran 2021 Pazartesi

Bebeklere İngilizce Öğretmek İçin 9 Öneri!

 

 

   İngilizce öğretmek günümüzde anne ve babaların önemsediği ve öncelik verdiği bir konu. Bu sebeple erken dil eğitimi için neler yapılabileceği en çok aranan ve merak edilen konuların başında geliyor. 2 yaşın dil eğitimi için ideal bir dönem olduğu söylenir ama ben o zamana kadar bekleyemeyenlerdenim.

Her iki çocuğumda da sıfır yaştan itibaren dil çalışmalarına başladım. Her çocuğun dil yeteneği ve gelişimi tabi ki farklıdır. Yine 1 yaşındaki çocuğa verilen eğitim ile 4 yaşındaki çocuğa verilen eğitimde aynı değildir. Ben kısaca kendi yaptıklarımdan ve başka neler yapılabileceğini listelemek istedim.

 

1-  Bebeğinizi İngilizceye maruz bırakın

Bunun için ilk olarak İngilizce ninniler dinlettim. Youtube dan tabi ki çok yararlandım. Bazı uygulamalar kullandım. En güzel 5 ninniye buradan ulaşabilirsiniz. 

 

Numbers

2-  Her iki dili aynı anda öğretmeye çalıştım.

Her yeni kelimeyi öğrenirken İngilizcesini de söyledim. Tabi ki bunu oyun oynarken yaptım. Flash kartlardan görsellere bakarken yaptım. Birçok kelime de İngilizcesi daha kolay geldiği için ilk İngilizcesini öğrendiği oldu.

 

3-  İngilizce bilen dadı ya da bakıcı tercih et!

Ben bu tavsiyeyi kendim uygulayamadım. Ama bunun yerine ilk çocuğumu anadili İngilizce olan bir kreş bulup ona verdim. Zaten çalışıyordum ya bakıcı ya kreş olacaktı. O zamanlar uygun bir bakıcı maalesef bulamadım. Kreş tercihimden de asla pişman olmadım. İkinci çocuğumu ise kendim büyütmek kısmet oldu. Eğitim ve İngilizce kısmında birebir ilgilendim.

 

4-   Aynı kitapları defalarca oku !

Hem Türkçe hem de İngilizce aynı kitapları defalarca okuduk. Zaten çocukların nerdeyse hepsi bir kitaba uzun süre takılıp aynı kitabı defalarca okumak isterler. Ben kitapları okurken aynı kitabın hem İngilizcesin hem de Türkçesini okudum. Bazen aynı kitabı iki dilde de aldığım oldu ama bu çok sıklıkla olamadı tabi. Çoğunlukla İngilizce okuduğum kitapları bazen de Türkçe okudum ona.

 


5-  Sesli Kitaplar aldım.

İngilizce telaffuzu fazla bozmamak adına, CD li kitaplar aldım. CD den dinleyip kitaptan takip etti. En çok bu kitapların faydasını gördüm. İş yaparken CD yi açıp kitabı önüne koyuyordum. Kendi kendine bakıp dinliyordu. Kulağının İngilizce ile dolmasını sağladılar.


6-   Oyun ile öğretme zamanı    

 Biraz daha büyüdükçe,  2 yaşa doğru,  oyun kurmaya başladık. Kelimelerin anlamlarını söyledikten sonra fiillerle birleştirmeye başladım.  Araba deyip, araba sürerek, elma dedikten sonra elmayı yiyerek, elmayı yiyorum şeklinde hem Türkçe hem İngilizce bildirimde bulundum.  İnanılmayacak kadar kısa sürede hepsini tekrarlıyordu. 

The Sun

  

7-  Görsel Eğitim - Resimlerle ve faaliyetlerle öğrenme

Akşamları bebeğim yattıktan sonra saatlerce faaliyet hazırladım. Oyunlarla, resimlerle öğrenmesini, öğrendiğini anlamadan öğrenmesini sağlamaya çalıştım. Ders gibi değil faaliyetler içine sıkıştırmaya çalıştım. Buraya resimlerini ekledim.

  

8-  İngilizce eğitim veren kurs ve kurumlar

Kreş kısmı hariç bu kurslardan ben faydalanmadım. Ama İngilizcesini yetersiz görüp ya da çocuğunun daha akıcı daha hızlı öğrenmesini isteyip bu desteği alan bir çok kişi biliyorum. Gerçekten çok faydalandılar. Değerlendirilebilir bir seçenek olduğuna inanıyorum.

 

9-  İngilizce çizgi filmler ve eğitici videolar

Televizyon, ekran süresini mümkün olduğu kadar kısıtlı tutmaya çalışsakta, sıfırlamak imkansız. Bu sebeple çizgi film seyrederken hep dil seçeneği İngilizce de oldu. Mümkün olduğunca seçerek çizgi filmlerin eğitici olmasına dikkat ettim. Çizgi filmlerden ve telefon app lerinden de çok faydalandığımızı söyleyebilirim.

 

 

Bebeklerinize İngilizce öğretmenin kolay olmayacağını, özellikle Türkçe’ye sürekli maruz kaldıklarını düşünerek, bunun uzun süreli bir çalışma olacağını ve asıl olanın eğlenerek onları sıkmadan ilerlemeniz gerektiğini unutmayın.

Sık sık tekrar yapın ve mutlaka her gün yukarıdaki maddelerden en az iki veya üç tanesini uygulayın.

Bir gün İngilizce çizgi film seyrederken ‘aaa anne bak şöyle dedi, o yüzden böyle olmuş ‘dediğinde içiniz neşe ve gururla dolacak. O güne kadar sabırlı olup çocuğunuza güvenin.

8 Aralık 2020 Salı

EĞİTİM ŞART

 EĞİTİM ŞART 

Bu slogan Cem Yılmaz ile meşhur olmuş olsada her zaman evimizin olmazsa olmaz kuralı buydu.

Eşim ile  hem fikir olduğumuz en önemli konu çocuklarımıza miras olarak bırakmamız gerekenin eğitim olduğudur. Eğitim derken sadece gittiği okul değil tabiki. Kültürel birikim, kişisel güven, yabancı dil, özsaygı vs. vs. 

Bu isteklerimizi karşılayacak bir okul olmadığı olsa bile maddi olarak gönderme imkanımız olmadığı için kolları sıvadık ve iş başa düşer deyip eğitime başladık. 

Çocuklarımızın eğitimi ile birebir kendimiz ilgileniyoruz. Okulda neler öğrenip öğrenmediklerini kontrol edip eksiklerini tamamlıyoruz. Tamamlamaya çalışıyoruz daha doğru olur. Eksik o kadar çok ki :-(

Okullar maalesef beklentilerimizin çok altında. Ezber eğitimden hala bıkmadılar. Biz ise bu ezbercilikten kurtulsun sorsun sorgulasın istiyoruz. Bunu okullarında karşılayamadıkları içinde biz devreye giriyor. Lafı çok uzatmadan bugünkü konuya geleyim. 

Yaşadığı dünyalarını öğrenmeleri ve onu keşfetme sevgisini içinde barındırmaları için çocuklarımın ikisinede 3 yaşına geldiklerinde birer dünya haritası aldım. Mümkün olduğunda dünyamızı onlara tanıtmaya anlatmaya çalıştım. Kızım 4 yaşında iken haritanın üzerinde 50-60 ülkeyi gösterebiliyordu. Bazen ülkelerin bazende kıtaların üzerine konuşmalar ve incelemeler yapıyorduk. 

Dünya Siyasi Haritası 
Örneğin Avustralya kıtasında yaşayan hayvanlar veya hangi ülkeler daha soğuktur neden gibi konular ile harita üzerinde inceleme yapıyorduk. 

Sizlerede önerim bir harita alıp odasının duvarına asmanız. Zaman zaman incelemeniz ve üzerine konuşmanız. O kadar farklı soru ve görüşler duyacaksınız ki eminim çok şaşıracaksınız.

Dünya Fiziki Haritası
Hadi çocuğunuzun sorduğu soruyaları bana da yazın :-)


Bu arada arayıp en hesaplı olduğunu düşündüğüm haritayı sizinlede paylaşmak istedim.  Renkleri canlı ve ebatları yeterli. Ayrıca diğer örneklerinden daha hesaplı. 

Hadi bakalım eğitim evde başlar,  bu pandemi döneminde de evde biter diyerek kolları sıvayalım. Herkese sağlıklı günler ve bol sabırlar.

Sevgiler. 


17 Temmuz 2020 Cuma

ÇOCUĞUM BU SENE HANGİ OKULA GİDECEK




Milli Eğitim Bakanlığı okulların açılış tarihini 31 Ağustos 2020 olarak açıkladı. Özel okullar ise istedikleri takdirde, bu tarihten önce 3 haftadan az olmamak kaydıyla telafi eğitimine başlayabilecekler.

Ancak okul başlama yaşı gelen çocukların hangi okula gideceği henüz e-devlet ve e-okula düşmedi. Henüz kimse çocuklarının hangi okula gideceğini ve nereden sorgulama yapacağını bilmiyor.
Okullar bu öğretim yılında ne zaman açılacak, ne zaman kapanacak, ara tatiller hangi tarihlerde?



Bu sorulara bir süredir cevap arıyordum. Bunların hepsini bir yerde bulamadığım için sizler için düzenlemek istedim.

MEB’in tüm illerdeki İl Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderdiği genelgeye göre 2020-2021 eğitim öğretim yılı 31 Ağustos 2020 de açılacak ve 18 Haziran 2021 de kapanacak.
Birinci dönem ara tatili 16-20 Kasım tarihleri arasında, ikinci dönem ara tatili ise 25 Ocak- 5 Şubat 2021 tarihleri arasında olacak.



İLKOKUL KAYITLARI NE ZAMAN?

İlkokul 1. sınıflara aday öğrencilerin kayıtlarının yapılması ve okul öncesi eğitim kurumları için kayıtların başlama tarihi henüz belli değil. MEB bu konuda bir açıklama yapmadı.

KAYITLARI NEREDEN KONTROL EDECEĞİZ?

MEB’in http://e-okul.meb.gov.tr internet adresinde çocuklarının T.C. kimlik numaralarını yazarak, yerleştirildiği okul öğrenilebilecek.


6 Kasım 2017 Pazartesi

Mahalli Yerleştirme Sistemi - Veli Tercihli Serbest Kayıt Sistemi










Mahalli Yerleştirme Sistemi – Veli Tercihli Serbest Kayıt Sistemi



 
Mahalli Yerleştirme Sistemi – Veli Tercihli Serbest Kayıt Sistemi

Yeni gelen sistemde açıklananlar ve cevabı olmayan  sorular;

1-    Öğrenciler evlerine en yakın 5 okuldan birini tercih edecek. Bu beş okul onlara tercih sırasında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sunulacak.


(Aslında tercih kısmı sadece 5 seçenek ile sınırlı, kendisine sunulan bu okullardan hiç birine gitmek istemeyen çocuk ne olacak, özel okula mı gitmeli o zaman)


2-    5 tercih sunulan öğrenci diyelim ki ilk tercihini seçti ama okul kontejanından daha fazla okula öğrenci talebi oldu, bu durumda öğrencinin not ortalamasına göre sıralama yapılıp öğrenci kabulu olacak.

(Bu durumda tercihine kabul edilmeyen öğrenci ne olacak. İkinci bir tercih mi yapacak yoksa sistem onu ilk boş olan okula mı yerleştirecek)


3-    İsteyen öğrenciler (tercihe bağlı) nitelikli okullar için sınava girebilecek.


(Nitelikli okul kavramı nedir? Hangi okullar bu kritere girer? Standartlandırma tam olarak neye göre? Geçen yıl TEOG’da belli bir puanın üzerinde kalan okullar mı nitelikli kabul edilecek? İyi bir öğretmen ve müdür/ müdür yardımcı kadrosu olan her yıl bir önceki yılın başarısının üzerine çıkmış olan okullar, bunlar niteliksiz mi kabul edilecek? )


4-    Sınava girecek öğrencilere öğrenciler 8. Sınıf ağırlıklı 6-7 ve 8. Sınıf müfredatlarından sorumlu olacaklar. Toplamda 60 soru 90 dakika olacak.

(Soru sayısı azalırken müfredatın artması ters orantı değil mi? Bu durumda sorular daha mı seçici olacak. Her yıl binlerce Teog birincisi çıkaran bir sınavdan daha seçici bir sınava geçilmesi beklentisi bilinmekte midir? Bu sınavda hangi derslerden sorumlu olacak, kaçar soru sorulacak ve katsayıları eşit mi olacak?


5-    Bu sınava giren öğrencilere de 5 tercih hakkı verilecek. Sınav sonuçları ve merkezi yerleştirme sonuçları aynı anda açıklanacak.

(Bu sınavda 5 tercihine yerleşemeyen öğrenci ne olacak? Merkezi yerleştirme içinde tercihte mi bulunacak)


6-    Velinin tercihi dışında öğrenci herhangi bir okula yerleştirilmeyecek.

(Veli kendisine sunulan 5 okulada çocuğunu göndermek istemezse alternatifi nedir?)

7-    Özel okullar isterlerse MEB’in sınavını kabul edecek, isterlerse kendi sınavlarını yapabilecekler.    


4 Kasım 2017 Cumartesi

TEOG


TEOG

Bugün 46.gün.

Anne babaların çocuklarını gelecekte ne beklediğini bilmediği 46.gün

Çocukların motivasyonlarının dağıldığı, stres içerisinde geçirdikleri 46.gün

Öğretmenlerin ders anlatmaya, müfredatı takip etmeye ve dağılan çocukları toparlamaya çalıştıkları 46. gün.... Varmaya çalıştıkları hedefte saatlerin bile önemli olduğu 46 gün...
TEOG

Bir günde kalkan ama hala ne olacağı ne geleceği bilinmeyen TEOG... bugün 46. gün...

En geç bir haftada diye başlayıp, sonra en geç bir ay içerisinde denilen, her hafta 1-2 gün içinde diye uzatma verilen 46.gün...

Bir buçuk milyon öğrenci, aileleri ve öğretmenler için geçmeyen 46. gün....

Sınav var mı yok mu o bile belli olmayan 46 uzun çok uzun gün ve gece....

Çocuklarımız, en kıymetli varlıklarımız, ülkemizin geleceği, gözümüzün nurları....
Size güveniyoruz.

Karşınıza çıkan tüm engelleri, tüm belirsizlikleri, tüm imkansızlıkları aşacak yürek, güç ve başarma azmi  sizlerde mevcut.

 '' Muhtaç Olduğun Kudret Damarlarındaki Asil Kanda Mevcuttur'' demiş ATAM...

Yolunuz açık, bahtınız güzel olsun....

22 Mart 2017 Çarşamba

Bloglar Arası Röportaj


Herkese Merhaba,
Bloglar arası röportajı ilk gördüğümde sonucunun bu kadar hoş olacağını ve bana yeni bir arkadaş kazandıracağını inanın tahmin edemezdim. Annesinin Prensesi bloğunun sahibi arkadaşımız bu etkinlik için sana teşekkürlerimi ve sevgilerimi sunarım. Beni şapşik anne ile eşleştirdiğin ve bu kadar tatlı, özel  ve şirin bir anne ile tanışma fırsatı yarattığın için seni hiç unutmayacağım. :-))
Sevgili şapşik anne bloğunun sahibi güzel arkadaşımla yaptığım röportajı okuduktan sonra arkadaşımın bloğunu alt üst etmeyi unutmamanız dileği ile... hepinize sevgiler....
1- Bloğu ilk gördüğümde çok güzel bir blog ismi diye düşünmüştüm niye ben akıl edemedim ki :-))) neden şapşik anne ?
Eşim bana hep sapşik der. Biraz sakar ve oldukça unutkanım. Şapşik anne oradan geliyor: ))
2-Blog yazmak nereden aklına geldi çok vaktini alıyor mu bu işi yapmaktan memnunmusun, bazı bloglarda görüp kıskanıyorum :-)) çok güzel arkadaşlar bulmuşlar senin de blog arkadaşların var mı? ( artık ben varım tabi ki )

Blog yazmaya eşimin teşviki ile başladım. Sana iyi gelir bence yazmayı birşeyler paylaşmayı seviyorsun, bakarsın zamanla para da kazanırsın dedi :p para kazanma işi zor,o biraz daha profesyonellik istiyor ama yazmak gerçekten iyi geliyor. Çok vaktimi almıyor çünkü vakit ayırmıyorum :)) Düzenli yazmak istiyorum aslında ama Ertuğrul un uyku düzeni karışık,ben de uykuyu çok seviyorum. Uyanık olduğu zamanlarda da bilgisayara oturmak onun zamanından çalmak gibi geliyor. Blog arkadaşlarım bence var bir kaç tane ama onlar da benimle aynı fikirde mi bilemem :)) Buluşup görüşmek telefon vs yok ama,sadece blog ve arada gmail :)


3- Çocuklu hayat nasıl, sanırım mesleğini bırakmışsın yada ara vermişsin, çok da güzel bir mesleğin var tabi, bu kararı nasıl verdin?
Çocuklu hayata aslında hala alışamadım desem abartmış olur muyum emin değilim: ) Ertuğrul' un bir dönem haftada 4 gün dersi vardı. Yarım gün gidiyordu. Ikimiz de yoruluyorduk. Dersten geri kalan zamanda hasta bakarsam aklım Ertuğrul da oluyordu. Tamam annem ilgileniyordu ve muayenehanede yanımda idi, yine de aklımın yarısı onda oluyordu. Hasta gelmesin diye beklediğim zamanlar oluyordu. Hasta olmadığı zaman da hasta gelmezse de niye gelmiyor yanlış bir şey mi yaptım diyordum.. Yani ne işte ne annelikte tam olamıyor yarım kalıyordum. Okuduğum yazılar, Ertuğrul un tepkilerinde gördüklerim beni işi bir süre bırakma fikrine itti. okulunun öğretmenlerinin de fikrini aldım,onlar da iyi olur deyince kapattık muayenehaneyi. Ilk fikrim 6~7 ay kadar durur tekrar çalışırım idi ama şu an da Ertuğrul gerçekten toparlanıp bensiz durduğu zaman ancak diyorum..Zaten 7 ay dolmak üzere ve Ertuğrul henüz yürümüyor oturmuyor bile..


7 Mart 2017 Salı

İLHAM KEDİSİ MEYDAN OKUYORUM ! 2






İLHAM KEDİSİ MEYDAN OKUYORUM !      -2-

     Ne kadarda geç kaldım ikinci seriyi yazmaya. Maalesef bu aralar hastalıktan başımız kalkmadı. Evde çoluk çocuk herkes hastaydı. Hem de ne hastalık. Ateşler, serumlar ve iğneler eşliğinde. Neyse bu aralar biraz toparlandık.Havalarda bahara dönerken umuyorum son hastalıktı atlattığımız.

Gecikme nedenini açıkladıkdan sonra gelelim meydan okumamıza...

Gecikme nedeni ile 2.ve3. soruları bir arada yanıtlamak istiyorum.

2. Çocukluk eğlencen neydi?

Benim zamanımın bütün çocukları gibi –maalesef şu dönemdeki çocukların çoğu bu keyiften mahrum- sokakta oyun oynamaktı. Çok normal gibi değildi benim sokak maceralarım. Kız çocuğu gibi yaşamadım o süreçleri. En yaramaz en beter erkek çocuklarını mumla aratırdım. Rahmetli babaannem  her yerde ‘6 tane erkek çocuğu büyüttüm toplasan şu kız etmezdi’ derdi. Sokakta oyun maceralarımda bu kapsamda geçiyordu tabi. Uslu kız çocukları gibi seksek atlayıp evcilik oynamazdım yani.

 Asırlık ceviz agaçlarının en tepesine çıkıp 5.katta olan evimizin balkonu ile aynı hizaya gelip anne diye bağırmaktan keyif alan, saklambaç oynarken çatıya çıkıp yan apartmanın damına atlayan (6 katlı apartman), kalorifer dairesinde yüzünü kömürle boyayıp diğer çocukları korkutan bir çocuktan bahsediyorum.  Kısacası benim çocukluk eğlencem her tür yaramazlık ve haylazlıktı. 

Şimdi kendi çocuklarım  bunların yarısını yapsa mazallah kalp krizi geçiririm J


Ne alakasız resim demeyin. Çocukluğumu düşündüğümde ve bu resme baktığımda aynı huzuru duyduğumu farkettim. :-)










2 Mart 2017 Perşembe

7 Yaşındaki Kız Google'a İş Başvurusunda Bulundu

- Gelen Cevap Neydi Sizce ?

7 Yaşındaki Chole Bridgewater Google’ın ofislerine ait fotoğraflarını interte görür ve babasına burada çalışmak istediğini söyler. Babası da o zaman Google bir mektup yazması konusunda kızını cesaretlendirir.

Bu yazıyı okurken istemdışı bir şekilde yaşadığım ülke  ve kendi toplum yapımızla karşılaştırma yaparak okudum. O yüzden yazarken de bu şekilde devam etmek istiyorum.

Şimdi, yaşadığınız çevrede yada ailenizde ki kaç baba çocuğunu Google’a gibi bir firmaya iş başvurusu yapması konusunda teşvik ederdi? Teşvik etmek yerine çocuğu ben bir mektup yazdım Google’a iş başvurusunda bulundum. Mektubu mu gönderir misin diyen çocuğuna tabi tatlım gönderirim derdi.

Yada şunlardan birini mi söylerdi ‘- üf şimdi bu saçmalıkla uğraşacak vaktim yok, - ne iş başvurusu mu sen kaç yaşında olduğunu biliyormusun, - hahaha çok komik küçük bir kızsın, - bak şimdi kızım iş başvurusu yapabilmek için önce ilkokulu sonra ortaokulu sonra lise ve üniversiteyi bitirmen gerekli...sonrada.. ‘ diye devam eden cümleler.

Neyse gelelim küçük Chole’nin yazdığı mektuba.

Mektup şöyle ;

24 Şubat 2017 Cuma

İLHAM KEDİSİ MEYDAN OKUYORUM!!



İLHAM KEDİSİ MEYDAN OKUMANI KABUL EDİYORUM !     

  İlham Kedisi o kadar güzel bir proje başlatmış ki yakın zamanda fenomen haline geleceğinin sinyallarini veriyor.  Hunharca bir katılım olacağından hiç şüphem yok!

     Birçoğunuz konuyu biliyorsunuz ve katıldınız belki de ama ben bilmeyenler için kısaca açıklamak istemiyorum.İlham kedisi bir gün youtube da gezerken.... İlker Gümüşoluk’un yaptığı bir videoya rastlar. Ünlülerle sohbet eden İlker Gümüşoluk onlara klişeleşmiş sorular yerine birine gerçekten değer verdiğiniz de ve gerçekten o kişiyle yakınlaşmak istediğinizde soracağınız tarzda sorular yöneltir. Bu videolarladaki samimiyet ve içtenlikten etkilenen İlham kedisi, İlker Gümüşoluk’a ulaşır ve bu soruları kullanma izni alır.

   Bloğunda bu soruları paylaşan İlham Kedisi, bizleride bu soruları sormaya ve yanıtlamaya daha doğrusu MEYDAN OKUMAYA davet ediyor. Her güne bir cevap...

18 Şubat 2017 Cumartesi

TEOG ROBERT KOLEJ


TEOG – ROBERT KOLEJİ


1.Teog geçip 2. Teog yaklaşırken heyecan giderek artıyor. Çocuklardaki bu heyecanı anne,baba,amca,teyze olarak bizlerde paylaşıyoruz.  Kimilerimiz üzülüyoruz  küçücük çocuklar bu kadar ağır yüklerin altında eziliyor, sınav kaygısı ve stres erken yaşlarda başlıyor diye, kimimiz de ne yapalım yaşadığımız ülkenin eğitim sistemi bu şekilde uymak zorundayız diye düşünüyor.
Hangi şekilde düşünürsek düşünelim herkes çocuğunun iyi eğitim almasını istiyor. Bu yüzden çok uzatmak istemiyorum. Teog’a kadar geçecek bu süreçte bende okulları araştırıp onlarla ilgili bilgileri toplayıp hepsini sıralamaya karar verdim. İlk sırada tabiki Robert Kolej...




ROBERT KOLEJ
1863 yılında kurulan okul ilk olarak sadece erkek öğrencileri kabul ediyordu. Kız öğrencilerin eğitimi için ise 1871 yılında Amerikan Kız Lisesi açıldı. İki okul 1973 yılında birleşti ve karma eğitime geçmiş oldu.

NASIL ÖĞRENCİ ALIYOR
Milli Eğitim Bakanlığı’nın yapmış olduğu TEOG sınavı kapsamında Türkçe, Matematik, Fen Bilgisi ve T.C.İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük derslerinin sınav sonuşlarını kullanarak, aşağıdaki formüle göre hesap ediyor.

KKP=3T1+3M1+2F1+2DB1)*30+(3T1+3M1+2F2+2SB2)*70

7 Kasım 2015 Cumartesi

Urfodu Sınavı Son Gün 08 Kasım 2015

Urfodu (Uluslar arası Bilim Temelleri Bilgi Yarışması için 08 Kasım 2015 son gün. 1994 yılında Avrupa Konseyi üstün kabiliyetli çocuklar ile ilgili 1248 karar almışlar. Bu kararlarda 'dünyanın hiç bir devleti yeteneklerin savurmasını müsaade etmez; zamanında entelektüel ve diğer kaynaklarını ortaya çıkartmamak insan kaynaklarını savurması demektir'. Bu kapsamda 1999 yılında açılmış olan kurumda (Ural Federal Bölgesi Öğretmen Evi) katılımcı ülkeler olarak Almanya, Türkiye, Çek Cumhuriyeti, Rusya, Ukrayna, Yunanistan sayılabilir. Bu yıl 10. su düzenlenecek olan bu yarışmanın konuları Matematik, Biyoloji, Coğrafya, İngilizce ve Almanca dallarıdır. Yarışmanın hedefi

6 Kasım 2015 Cuma

Zeynep Cemali Öykü Yarışması 2016



Çocuk edebiyatının usta öykücüsü Zeynep Cemali adına 2011 yılından beri düzenlenen öykü yarışmasının katılım şartları bu sene için belirlendi. Orta öğretim 6. 7. ve 8. sınıflar için düzenlenen bu seneki öykü yarışmasının konusu ''ADALET'' tema cümlesi ise '' Kara gözlerinde şimşekler çakıyordu''. 

Yarışmanın katılım şartlarına buradan ulaşabilirsiniz. Milli eğitim Bakanlığı'nın tüm yurt genelinde duyurduğu yarışmanın son başvuru tarihi 18 Mayıs 2016. Yarışmada dereceye girecek öğrenciler ödüllerini, usta edebiyatçıların elinden alacak. 

Yarışmanın ödül töreni İstanbul'da yapılacak ve ödül törenine şehir dışından katılacak öğrenciler, velileri ve öğretmenleri, Günışığı Kitaplığı'nın davetlisi olarak İstanbul da ağırlanacaklar. Ulaşım ve konaklama giderleri aynı yayınevi tarafından karşılanacak. 

Yarışma küçük yazarlarını bekliyor...

Zeynep Cemali Öykü Yarışması

22 Nisan 2015 Çarşamba

5. Sınıf Fen Projesi


Bizim zamanımızda ki dönem ödevlerinin adı artık Proje Ödevleri olmuş. Sadece adı değil içerikleri de değişmiş. Çok da iyi olmuş. Sizi bilmiyorum ama benim dönem ödevleri teslim tarihleri yaklaştı mı karnıma ağrılar girerdi. Hele ki el becerisi isteyen bir ödevde.

15 Nisan 2015 Çarşamba

Bilim Şenliği

Bilim Şenliği

Bilim Şenliği sitesini de takiplerinize eklemenizi öneririm. Bende zaman zaman bu siteden bilgileri paylaşacağım.  Çok ilgimi çeken bir yarışma ''Çocuk Gözü ile DNA''
Hacettepe Üniversitesi tarafından düzenlenen DNA Günü 2015 etkinlikleri kapsamında ilköğretim öğrencileri için düzenleniyor. Yarışmaya 6-13 yaş arasındaki çocuklar katılabiliyor.